Melankolia Fan -mF

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Melankolia Destek ve Fan Sitesi


    Lirik nedir ?

    sagop'aşk'olera
    sagop'aşk'olera
    Admin
    Admin


    Mesaj Sayısı : 32
    Kayıt tarihi : 29/07/10
    Yaş : 30
    Nerden : ιѕтαηвυL

    Lirik nedir ?  Empty Lirik nedir ?

    Mesaj tarafından sagop'aşk'olera Cuma Ağus. 20, 2010 2:56 pm

    irik şiir duyguların coşkun bir dille anlatıldığı edebiyat eserlerinin genel adıdır. Latince lyricus, Yunanca lyricos, Fransızca lyrique kelimelerinden türemiştir. Sözlük anlamı ise; coşkun, ilhamla dolu demektir. Eski Yunan'da kullanılan lirik sözcüğü bugünkü anlamında kullanılmıyordu.

    Bireysel duyguların içten geldiği gibi, coşkulu, etkili bir dille anlatılmasına da lirizm denir. Sıfat olarak esin dolu, coşkun, içli bir dili bulunan anlamlarında kullanılan lirik sözü, bu niteliği taşıyan düzyazı ürünleri de niteler. Aynı genellik lirizm için de söz konusudur.

    Eski Yunan edebiyatında ozanlar şiirlerini lir denen telli bir sazla söyledikleri için, bu türlü şiirlere lirik denmiştir. Türk edebiyatında da âşık, ya da saz şairi adı verilen halk ozanları şiirlerini hâlâ sazla söylemektedirler. Lirik şiirde toplumsal mutluluk ya da felâketlerden duyulan sevinç ya da acı gibi ortak duygular; ya da aşk, ayrılık, özlem, ölüm acısı, vb. gibi bireysel duygular anlatılır. Lirik şiir dünya edebiyatında en çok işlenen ve sevilen şiir türüdür.

    Bugün lirik şiir, ozanın en içten duygularını dile getirdiği bir tür olarak bilinir. Yunan’da lirik şiirin özünde duygular vardır ama bunun yanı sıra lyra eşliğinde söylenen şiir anlamındadır. Lirik şiirde genellikle ozanın kendi duygularını yansıttığı görülür. Özellikle solo liriğinde kişinin iç dünyası ön plandadır. Lirik şiirin ilk örnekleri ege kıyılarında görülür ve ilk lirik şiirlerin konuları arasında hymnoslar(tanrılara övgüler) ve mitoloji vardır. Lirin icadının da mitolojik bir hikayesi vardır tanrı Mercurius’un kaplumbağanın kabuğundan lir yaptığı ve ana karnında müzik öğrendiği söylenmektedir, bu sebepten lirik şiir müzikle iç içedir. Lirik şiirin işlevi, insana güzelliği, inceliği sunmak ve kişide müzik eğitiminin oluşumunu sağlamaktır. Türk edebiyatımızda halk âşıklarının (veya halk şairlerinin) söylediği şiirlerin çoğu liriktir.

    Batı edebiyatında Rönesans devri ozanlarının (Petrarca, Ronsard, vb.); daha sonra da, ilke olarak içe dönüklüğü benimseyen romantik ozanların (Lamartine, Hugo, Musset, vb.) duygusal ve öznel bir nitelik gösteren şiirleri bu türün başarılı örnekleridir. Lirik şiir, Türk edebiyatında da en çok kullanılan şiir türlerinden biri olmuş; Divan edebiyatında (Fuzuli, Nedim, vb.), Halk tasavvuf edebiyatında (Yunus Emre, vb.), din-dışı Halk edebiyatında (Karacaoğlan, vb.) ve yeni edebiyatta (Yahya Kemal, vb.) bu alanda büyük ozanlar yetişmiştir.


    Su Kasidesi Fuzûlî'nin meşhur kasidelerinden biridir. Aruzun "fâ'ilâtün fâ'ilâtün fâ'ilâtün fâ'ilün" kalıbıyla yazılmıştır. Redifi "su" olduğu için bu şekilde adlandırılır. Fuzûlî bu kasidesini Muhammed'i övmek amacıyla yazmıştır. Kaside üstün bir lirik söyleyiş ve sanatlı anlatımıyla Türk Edebiyatı'nın büyük şairlerinden Fuzûlî'nin bir söz şaheseridir.

    Divan şairleri umumiyetle fikirlerini bir beyitte sona erdirirler. Fuzuli bu eserinde 31. beyitle 32. beyiti birbirine bağlıyor. İki beyitte de mahşer günü bahis konusudur. O gün insanlar Tanrı'ya hayatlarında yaptıkları iyi ve kötü işlerin hesabını verecekleri için büyük bir telaş ve heyecan içinde olacaklardır. O gün Muhammed kendisini sevenlere şefaat edecektir.


    Su kasidesi

    Saçma ey göz eşkden gönlümdeki odlara su
    Kim bu denli dutuşan odlara kılmaz çare su

    Âb-gûndur günbed-i devvâr rengi bilmezem
    Ya muhît olmuş gözümden günbed-i devvâre su

    Zevk-i tiğından aceb yok olsa gönlüm çâk çâk
    Kim mürûr ilen bırakır rahneler dîvâre su

    Suya versin bağ-ban gülzar-ı zahmet çekmesin
    Bir gül açılmaz yüzün tek verse bin-gülzâre su

    Ohşadabilmez gubârını muharrir hattına
    Hâme tek bakmaktan inse sözlerine kare su

    Ârızın yâdiyle nem-nâk olsa müjgânım n’ola
    Zayi olmaz gül temennâsiyle vermek hâre su

    Gam günü etme dîl-i bîmardan tiğin diriğ
    Hayrdır vermek karanû gecede bîmâre su

    ıste peykânın gönül hecrinde şevkim sâkin et
    Susuzum bu sahrede benim’çün âre su

    Ben lebim müştâkıyım zühhâd kevser tâlibi
    Nitekim meste mey içmek hoş gelir huş-yâre su

    Ravza-ı kûyuna her dem durmayıp eyler güzâr
    Âşık olmuş gâlibâol serv-i hoş reftâre su

    Su yolun ol kûydan toprağ olup tutsam gerek
    Çün rakîbimdir dahi ol kûya koyman vare su

    Dest-bûsı arzûsiyle ger ölsem dostlar
    Kûze eylen toprağım sunun anınle yâre su

    ıçmek ister bülbülün kanın meger bir reng ile
    Gül budağının mîzacına gire kurtâre su

    Tînet-i pâkini rûşen kılmış ehl-i âleme
    ıktidâ kılmış tarîk-i Ahmed-i Muhtâr’e su

    Seyyid-i nev’i beşer deryâ-yi dürr-i istifâ
    Kim sepiptir mu’cizâtı âteş-i eşrâre su

    Kılmak için taze gül-zâr-i nübüvvet revnakın
    Mu’cizinden eylemiş izhar seng-i hâre su

    Mu’ciz-i bir bahr-i bî-pâyan imiş âlemde kim
    Yetmiş andan bin bin âteş-hâne-i küffâre su

    Hayret ilen parmağın dişler kim etse istima
    Parmağında verdiği şiddet günü Ensâr’e su

    Eylemiş her katrede bin bahr-i rahmet mevc-hîz
    El sunup urgaç vuzu-ı için gül ruhsâre su

    Hâk-i pâayine yetem der ömrlerdir muttasıl
    Başını taştan taşa vurup gezer âvâre su

    Zerre zerre hâk-i der-gâhına ister salar nûr
    Dönmez ol der-gâhdan ger olsa pâre su

    Zikr-i na’tın virdini derman bilir ehl-i hatâ
    Eyle kim def-i humar için içer mey-hâre su

    Yâ Habîbâ’llah yâ Hayr’el-beşer müştâkınım
    Eyle kim leb-teşneler yanıb diler hem vâre su

    Sensin ol bahr-i kerâmet kim şeb-i Mi’rac’da
    şeb-nem-i feyzin yetirmiş sâbit ü seyyâre su

    Çeşm-i hûr-şidden her dem zülâl-i feyz iner
    Hâcet olsa merkâdin tecdîd eden mi’mâre su

    Bîm-i dûzah nâr-i gam salmış dîl-i sûzânıma
    Var ümîdim ebr-i ihsanın sepe ol nâre su

    Yümn-i na’tinden güher olmuş Fuzûlî sözleri
    Ebr-i nîsandan dönen tek lü’lü-i şeh-vâre su

    Hâb-ı gafletten olan bîdâr olanda rûz-ı haşr
    Hâb-i hasretten dökende dîde-i bîdâre su

    Umduğum oldur ki Rûz-i Haşr mahrûm olmayam
    Çeşm-i vaslın vere ben teşne-i dîdâre su

      Forum Saati Çarş. Kas. 27, 2024 6:00 am